translation
dict |
---|
{
"en": "Road transportation is more commonly utilized compared to its alternatives in our country and therefore issues associated with traffic accidents are more frequently experienced.",
"tr": "Karayolu taşımacılığının ülkemizde yolcu ve yük nakli için alternatif ulaşım yollarına göre daha yoğun kullanılması, trafik kazalarına bağlı sorunların da daha sık yaşanmasına neden olmaktadır."
}
|
{
"en": "Since most people who were injured or deceased in traffic accidents have an active professional life; significant rehabilitation expenditure and labor loss occur besides diagnosis and treatment costs.",
"tr": "Trafik kazalarında yaralanan veya ölen kişilerin çoğunun aktif iş yaşamında olması, tanı ve tedavi giderlerinin yanında ciddi bir rehabilitasyon ve iş gücü kaybı oluşturmaktadır."
}
|
{
"en": "Our study and similar studies not only show the effectiveness of the measures taken but also provide an insight into changing injury profiles and precautions to prevent them.",
"tr": "Çalışmamız ve benzer çalışmalar, alınan önlemlerin etkinliklerini gösterdiği gibi değişen yaralanma profillerinin de anlaşılması ve bunları önlemek için alınacak önlemlere ışık tutması açısından önemlidir."
}
|
{
"en": "MRNA expression differs among cell types; because of this characteristic it's asserted that mRNAs can be used in order to identify the body fluids in forensic samples.",
"tr": "MRNA ekspresyonu hücre tipleri arasında farklıdır; bu özelliği ile adli örneklerde vücut sıvılarının identifikasyonu amacıyla mRNA'ların kullanılabileceği ileri sürülmektedir."
}
|
{
"en": "The aim of this study is to search the usability of a series of mRNA markers' chosen for blood, menstrual blood, semen and vaginal secretion in identification of body fluids. With the obtained findings, it was concluded that the chosen markers for blood, menstrual blood, semen and vaginal secretion could be used in the identification of target body fluids, and also the topic of whether the stains belong to the target body fluids with the multiplex amplification could be answered at once.",
"tr": "Bu çalışmanın amacı kan, menstruel kan, semen ve vajinal sekresyon için seçilen bir seri mRNA belirtecinin vücut sıvılarının identifikasyonunda kullanılabilirliğini araştırmaktır."
}
|
{
"en": "For this purpose, Hemoglobin Beta (HBB), Glycophorin A (GYPA) for blood, Kallikrein 3 (KLK3), Semenogelin (SEM1) for semen, Matrix Metalloproteinase 10 (MMP10) for menstrual blood and bacteria RNAs of Lactobacillus gasseri (Lgas), Lactobacillus crispatus (Lcris) and Lactobacillus jensenii (Ljen) for vaginal secretion were chosen. Following the application of RNA isolation (RNA/DNA/miRNA isolation kit), cDNA syntheses (Superscript vilo cDNA syntheses kit), single- and multiplex-PCR methods on experimentally prepared blood, menstrual blood, semen and vaginal secretion stains, PCR products were run on automatic capillary electrophoresis.",
"tr": "Bu amaçla kan için hemoglobin beta (HBB), glikoforin A (GYPA), semen için kallikrein 3 (KLK3), semenogelin 1 (SEM1), menstruel kan için matrix metalloproteinase 10 (MMP10) ve vajinal sekresyon için Lactobacillus gasseri (Lgas), Lactobacillus crispatus (Lcris) ve Lactobacillus jensenii (Ljen) bakteri RNA'ları seçilmiştir."
}
|
{
"en": "Transcription elongation factor SII (TEF) and E2 ubiquitin-conjugating enzyme UbcH5b (UCE) were used as endogenous control genes.",
"tr": "Transkripsiyon elongasyon faktör SII (TEF) ve E2 ubiquitin konjugasyon enzimi UbcH5b (UCE) endojen kontrol genleri olarak kullanılmıştır."
}
|
{
"en": "Following the application of RNA isolation (RNA/DNA/miRNA isolation kit), cDNA syntheses (Superscript vilo cDNA syntheses kit), single- and multiplex-PCR methods on experimentally prepared blood, menstrual blood, semen and vaginal secretion stains, PCR products were run on automatic capillary electrophoresis. For this purpose, Hemoglobin Beta (HBB), Glycophorin A (GYPA) for blood, Kallikrein 3 (KLK3), Semenogelin (SEM1) for semen, Matrix Metalloproteinase 10 (MMP10) for menstrual blood and bacteria RNAs of Lactobacillus gasseri (Lgas), Lactobacillus crispatus (Lcris) and Lactobacillus jensenii (Ljen) for vaginal secretion were chosen.",
"tr": "Deneysel olarak hazırlanan kan, menstruel kan, semen ve vajinal sekresyon lekelerinde RNA izolasyonu (RNA/DNA/miRNA izolasyon kiti), cDNA sentezi (superscript vilo cDNA sentez kiti), single- ve multiplex-PCR yöntemlerinin uygulanması sonrasında, PCR ürünleri otomatik kapiler elektroforezde yürütülmüştür."
}
|
{
"en": "All mRNA markers used in this study were found in target body fluids.",
"tr": "Çalışmada kullanılan tüm mRNA belirteçleri hedef vücut sıvılarında bulunmuştur."
}
|
{
"en": "Besides, while blood markers HBB and GYPA present in all menstrual blood samples because of their nature, menstrual blood marker MMP10 wasn't identified in whole blood samples.",
"tr": "Bunun yanında, kan belirteçleri HBB ve GYPA doğası gereği tüm menstruel kan örneklerinde bulunurken, menstruel kan belirteci MMP10 tam kan örneklerinde tanımlanmamıştır."
}
|
{
"en": "Also, Lgas marker which has to be found in vaginal secretion was identified in menstrual blood.",
"tr": "Vajinal sekresyonda bulunması beklenen Lgas belirteci de menstruel kanda tanımlanmıştır."
}
|
{
"en": "Semen and menstrual blood markers were found specific in related body fluid.",
"tr": "Semen ve menstruel kan belirteçleri ise ilgili vücut sıvısı için spesifik bulunmuştur."
}
|
{
"en": "Chosen markers for blood, menstrual blood, semen and vaginal secretion were able to be shown on 6-months-old stains which were experimentally prepared and stored at different environment conditions.",
"tr": "Seçilen kan, menstruel kan, semen ve vajinal sekresyon belirteçleri deneysel olarak hazırlanan ve farklı ortam koşullarında bekletilen 6 aylık lekelerde gösterilebilmiştir."
}
|
{
"en": "After all the experimental studies which made in order to analyze all markers simultaneously, all markers were included in the multiplex system and 10-plex assay could be produced.",
"tr": "Tüm belirteçlerin aynı anda analiz edilebilmesi amacıyla yapılan deneysel çalışmalar sonunda tüm belirteçler multiplex sisteme dahil edilmiş ve 10'lu multiplex assay üretilebilmiştir."
}
|
{
"en": "With the obtained findings, it was concluded that the chosen markers for blood, menstrual blood, semen and vaginal secretion could be used in the identification of target body fluids, and also the topic of whether the stains belong to the target body fluids with the multiplex amplification could be answered at once.",
"tr": "Elde edilen bulgular ile kan, menstruel kan, semen ve vajinal sekresyon için seçilen belirteçlerin hedef vücut sıvılarının tanımlanmasında kullanılabileceği, ayrıca bu belirteçlerin multiplex amplifikasyonu ile lekelerin hedef vücut sıvılarına ait olup olamayacağı konusuna bir defada cevap verebileceği sonucuna varılmıştır."
}
|
{
"en": "Key words: mRNA, body fluid identification, mRNA markers, forensic.",
"tr": "Anahtar kelimeler: mRNA, vücut sıvılarının identifikasyonu, mRNA belirteçleri, adli."
}
|
{
"en": "However, since epiphyseal closure of evaluated bones occurs by the end of age 22, limited data is available for ages over 22.",
"tr": "Ancak, uygulamalarda değerlendirilen kemiklerin epifiz hatları 22 yaş sonunda kapandığı için 22 yaş sonrası ile ilgili bilgiler sınırlıdır."
}
|
{
"en": "With the advances in technology, age assessment studies on the use of radiological methods other than x-rays started to be performed in different societies.",
"tr": "Teknolojinin gelişmesi ile direkt grafiler dışında diğer radyolojik yöntemlerin de yaş tayininde kullanımı ile ilgili çalışmalar farklı toplumlarda yapılmaya başlanmıştır."
}
|
{
"en": "Archived images of 2294 cases from both genders, aged from 0 to 40 on the day of application to Ege University Medical Faculty Hospital, who had undergone Multislice Thorax CT scanning for various reasons at the Department of Radiology, EUMF have been examined retrospectively.",
"tr": "Bu çalışmada 2012 yılında Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine başvuran, yaşları başvuru tarihinde 0 ile 40 yaş arasında değişen her iki cinsiyetten toplam 2294 olgunun çeşitli nedenler ile EÜTF Radyodiagnostik Anabilim Dalı'nda çekilen Çok Kesitli (multislice) Toraks BT arşiv görüntüleri retrospektif olarak incelendi."
}
|
{
"en": "ANOVA model has been employed for statistical evaluation.",
"tr": "İstatistiksel değerlendirme için ANOVA modeli kullanıldı."
}
|
{
"en": "Thorax computed tomography images of 1051 men and 611 women aged between 0 and 40 have been evaluated.",
"tr": "Çalışmamızda 0-40 yaş aralığında 1051 erkek ve 611 kadına ait toraks bilgisayarlı tomografi görüntüleri değerlendirildi."
}
|
{
"en": "It has been found that a woman assassed to be Stage 1 can be 5.65±4.42 years old on average, a man assessed to be Stage 1 can be 6.39±4.78 years old on average, Stage 2 women average age is 17.08±2.25, men average age is 18.73±2.40, Stage 3 women average age is 22.00±2.46, men average age is 22.87±3.21, Stage 4 women average age is 28.04±4.30, men avarage is 28.30±3.09, Stage 5 women average is 35.35±3.68, men average age is 34.52±3.75.",
"tr": "Evre 1 olarak değerlendirilen bir kadının ortalama 5.65±4.42, erkeğin 6.39±4.78 yaşında olabileceği, Evre 2 olarak değerlendirilen bir kadının ortalama 17.08±2.25, erkeğin 18.73±2.40 yaşında olabileceği, Evre 3 olarak değerlendirilen bir kadının ortalama 22.00±2.46, erkeğin 22.87±3.21 yaşında olabileceği, Evre 4 olarak değerlendirilen bir kadının ortalama 28.04±4.30, erkeğin 28.30±3.09 olabileceği, Evre 5 olarak değerlendirilen bir kadının ortalama 35.35±3.68, erkeğin 34.52±3.75 olabileceği saptandı."
}
|
{
"en": "Analysis of variance revealed stage, gender and stage-gender interaction effect to be significant.",
"tr": "Varyans analizi sonucuna göre evre, cinsiyet ve evre ile cinsiyet etkileşim etkisinin istatistiksel olarak anlamlı olduğu belirlendi."
}
|
{
"en": "According to this, stages have been compared to each other using Tukey's Studentized Range (HDS) test.",
"tr": "Buna bağlı olarak evreler Tukey's Studentized Range (HSD) testi kullanılarak birbirleri ile karşılaştırıldı."
}
|
{
"en": "As a result of these comparisons, all stages have been found be significantly different than each other (p<0.05).",
"tr": "Bu karşılaştırmalar sonucunda bütün evrelerin birbirlerinden istatistiksel olarak anlamlı ölçüde farklı oldukları belirlendi (p<0.05)."
}
|
{
"en": "Effect of the gender factor has been evaluated for each stage using t-test.",
"tr": "Cinsiyet faktörünün etkisi her bir evre için ayrı ayrı t-testi kullanılarak değerlendirildi."
}
|
{
"en": "Evaluation revealed significant difference in averages with regards to gender for Stages 2 and 5 (p<0.05), and insignificant difference for other stages (p>0.05).",
"tr": "Bu değerlendirme sonucunda 2. ve 5. evrede cinsiyet bakımından ortalamalar arasında anlamlı farklılık olduğu belirlenirken (p<0.05), diğer evrelerde fark olmadığı görüldü (p>0.05)."
}
|
{
"en": "Among the cases examined, an even number of cases from each stage has been selected and 151 cases have been evaluated by a second observer.",
"tr": "İncelenen olgular arasından her evreden eşit sayıda olmak üzere 151 olgu seçilerek ikinci gözlemci tarafından değerlendirildi."
}
|
{
"en": "Interobserver reliability has been found to be statistically significant and significant reliability has been secured (p<0.01). Adequate intraobserver reliability has been secured and shown to be statistically significant (p<0.01).",
"tr": "İnterobserver (gözlemciler arasındaki) uyumun istatistiksel olarak anlamlı olduğu ve önemli derecede bir uyum bulunduğu belirlendi (p<0.01)."
}
|
{
"en": "Nonetheless, to evaluate intraobserver reliability of the first observer, same cases have been re-evaluated by the first observer at a different time.",
"tr": "Bununla birlikte çalışmanın ilk gözlemcisinin kendi içindeki uyumunun belirlenebilmesi için de aynı olgular ilk gözlemci tarafından farklı bir zamanda tekrar değerlendirildi."
}
|
{
"en": "Adequate intraobserver reliability has been secured and shown to be statistically significant (p<0.01).",
"tr": "İntraobserver (kendi içinde) uyumunda önemli derecede uyumlu olduğu ve uyumun istatistiksel olarak anlamlı olduğu belirlendi (p<0.01)."
}
|
{
"en": "As a result, due to intra and inter-observer reliability, CT has been found to be a decent radiological technique for the evaluation of clavicular epiphyseal line.",
"tr": "Sonuç olarak, intra ve interobserver uyum nedeniyle BT, klavikula epifiz hattının değerlendirilmesi için iyi bir radyolojik yöntem olarak değerlendirildi."
}
|
{
"en": "Evaluation of CT images of clavicular medial epiphysis has been found to be an adequate method for age estimation; however simultaneous assessment of all radiological images may help provide more accurate results.",
"tr": "Klavikula medial epifizi BT görüntülerinin yaş tayini için alternatif bir yöntem olduğu saptanmış olup, diğer kemiklerin radyolojik görüntüleri ile birlikte değerlendirilmesinin daha doğru sonuçlar elde edilmesine katkı sağlayacağı düşünülmektedir."
}
|
{
"en": "Two different types of blank firing gun were utilized to shot to six different types of target i.e., chicken leg as a tissue simulant; side window of a car, wearings and equipments of cops, at a distance of 0-5 cm.",
"tr": "Doku simulantı olarak tavuk eti but bölümü olmak üzere, otomobil yan camı, güvenlik güçlerinin ekipmanları ve giysileri hedef olarak belirlenmiş ve iki farklı yapıda kuru sıkı tabanca ile 0-5 cm mesafeden atışlar yapılmıştır."
}
|
{
"en": "Contact wound to chicken leg caused full-thickness bone fracture and full-thickness tissue penetration.",
"tr": "Kuru sıkı tabanca ile tavuk etine yapılan bitişik atış sonucu tam kat doku penetrasyonu ve kemik dokusunda tam kat kırık saptanmıştır."
}
|
{
"en": "Correlation was detected between dimensions of smoothing and tissue damage on helmet, shield, side window of a car, casual shirt, and shooting distance.",
"tr": "Polis başlığı, kalkanı, oto yan camı, günlük gömlek ve atış mesafesi arasında is oluşumu ve doku hasarı ölçümleri bakımından korelasyon tespit edilmiştir."
}
|
{
"en": "These results, studies and case reports about this subject in literature exhibit harming potential to human body of blank firing guns obviously.",
"tr": "Bu sonuçlar ve konu ile ilgili literatürdeki çalışmalar ve vaka bildirimleri, kuru sıkı silahların insan bedeninde yaralanmalara sebep olabileceği açıkça ortaya konulmuştur."
}
|
{
"en": "Key words: Firearm, gun powder, contact shot, bone fracture, blank cartridge gun injuries, handgun.",
"tr": "Anahtar Sözcükler: Ateşli silah, barut, bitişik atış, kemik kırığı, kuru sıkı silah yaralanmaları, tabanca"
}
|
{
"en": "Findings: It has been found that most of the deaths happened in 2013 (n=33), according to seasons, mostly happened in spring season (n=42) ,when we evaluate the months and days in may (n=19) and in september (n=19) mostly happened, and on Monday (n=29) mostly occured.",
"tr": "En fazla ölüm 2013 yılında(n=33), İlkbahar mevsimlerinde (n=42), Mayıs (n=19) ve Eylül (n=19) aylarında, Pazartesi (n=29) günlerinde geçekleşmiştir."
}
|
{
"en": "137 (99,3%) of the 138 cases were male and only one of them (0,7%) was female.",
"tr": "138 olgunun 137'si (%99,3) erkek, 1'i (%0,7) kadındır."
}
|
{
"en": "19 (13,8%) were in the age of 11-20 years, 2 (1,4%) were in the 61-70 years.",
"tr": "En fazla olguya 31-40 (n=59) yaş grubunda rastlanmıştır.11-20 yaş grubunda 19 (%13,8), 61-70 yaş grubundaysa 2 (%1,4) olguya rastlanmıştır."
}
|
{
"en": "Looking at the distribution of death from occupational accidents the majority was seen due to building sector (39,9%).",
"tr": "Olguların çalıştıkları sektörlere göre dağılımında iş kazasına bağlı ölümlerin en sık yapı-inşaat (%39,9) sektöründe meydana geldiği görülmektedir."
}
|
{
"en": "39,9% (n=55) were due to falls from height, 15,2 % (n=21) due to collision, 11,6% of them happened because of electricity shock.",
"tr": "Ölümlü iş kazalarının %39,9'unun (n=55) yüksekten düşme, %15,2'si (n=21) üzerine cisim düşmesi/çarpması, %11,6'sının (n=16) elektrik çarpması nedeniyle meydana geldiği görülmüştür."
}
|
{
"en": "Conclusion: Occupational accidents are one of the most important social problems for a country but majority of deaths can be prevented with very simple, practical and low cost precautions.",
"tr": "Sonuç: İş kazaları ülkeler açısından çok büyük bir problemdir, fakat ölümlerin birçoğu çok basit, pratik ve düşük maliyetli önlemler ile önlenebilir."
}
|
{
"en": "Key Words: Occupational accidents, death, forensic medicine,",
"tr": "Anahtar Sözcükler: İş kazası, Ölüm, Adli tıp,"
}
|
{
"en": "In casting industry;Graphite base materials useages are getting more common especially in automatic moulding line Gray and Ductile Iron Foundries clean and consistently \"Bottom Pour Ladle\"called casting systems in Steel foundries.This kind of materials are imported and aim of this thesis locally produced graphite base products.",
"tr": "Grafit esaslı malzemelerin döküm endüstrindeki yeti;özellikle otomatik kalıplama hattatlarımın yaygınlaşmasıyla pik ve sfero dökümhanelerinde daha temiz metalin kontrollü dolum sisteminin istendiği çelik dökümhanelerinde \"Alttan Akıtmalı Pota adıyla tabir edilen sistemlerde giderek yaygınlaşmaktadır.ülkemizde kullanılan bu malzemeler yurtdışında üretilmekte olup yerli olarak üretilmesi amaçlanmıştır."
}
|
{
"en": "Aim: In the Universal Declaration of Human Rights it is determined that every invidual is entitled to medical care and that he/she has the right to provide health and wellfare for his/her family and himself/herself.",
"tr": "Giriş ve Amaç: İnsan Hakları Evrensel Beyannamesinde, herkesin kendisinin ve ailesinin sağlık ve refahı için tıbbi bakım hakkı olduğu belirtilmiştir."
}
|
{
"en": "In article 5 of the Patient Rights Directives it is determined that the patient's race, language, religion or creed, sex, political opinion, philosophical belief and other economic and social status differences should not be considered while giving health care.",
"tr": "Ülkemizde sağlık alanında ayrımcılığı yasaklayan somut bir düzenleme bulunmamakla birlikte Hasta Hakları Yönetmeliği'nin 5. maddesinde; Sağlık hizmetinin verilmesinde, hastaların, ırk, dil, din ve mezhep, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç ve ekonomik ve sosyal durumları ile sair farklılıklarının dikkate alınmayacağı belirtilmektedir."
}
|
{
"en": "Scientific publications related to violation of rights against LGBT inviduals, based on their sexual orientation or gender identity and knowledge and attitudes of health workers about this patient group, do exist in our country and worldwide.",
"tr": "Ülkemizde ve dünyada lezbiyen, gey, biseksüel ve trans (LGBT) bireylerin cinsel yönelim veya cinsiyet kimliği temelinde uğradıkları hak ihlalleri ve sağlık çalışanlarının bu hasta grubu hakkındaki bilgi ve tutum düzeyleri ile ilgili bilimsel yayınlar vardır."
}
|
{
"en": "This study aims to investigate violation of patient rights and discriminations that LGBT inviduals experienced based on their sexual orientation or gender identity and the violations of patient rights that are not related to sexual orientation or gender identity in health care services.",
"tr": "Bu çalışmamızdaki amaç; LGBT bireylerin sağlık kuruluşlarında yaşadıkları cinsel yönelim veya cinsiyet kimliği temelinde gerçekleşen ayrımcılık ve hasta hakları ihlalleri ile cinsel yönelim veya cinsiyet kimliği temelinde gerçekleşmeyen hasta hakları ihlallerini araştırmak, bu veriler çerçevesinde konuyla ilgili sağlık personelleri öncelikli olmak üzere tüm bireylerde farkındalık yaratmak, sağlık kuruluşlarında yaşanan ayrımcılık olgularının tekil vakalar olmadığının fark edilmesini sağlamak, sağlık alanında, cinsel yönelim veya cinsiyet kimliği temelinde ayrımcılıkla mücadele ekseninde bir eylem ve politika geliştirilmesine öncülük edecek veriler sunmaktır."
}
|
{
"en": "The obtained data is analyzed by the SPSS 18.0 software.",
"tr": "Elde edilen veriler SPSS 18.0 programında analiz edildi."
}
|
{
"en": "Results: In this study 63 LGBT individuals was reached.",
"tr": "Bulgular: Çalışmada 63 LGBT bireye ulaşıldı."
}
|
{
"en": "The average age is 24,93 ±6,09.",
"tr": "Bireylerin kişisel özellikleri incelendiğinde; yaş ortalamasının 24,93 ±6,09 olduğu görülmektedir."
}
|
{
"en": "As the personal characteristics of the inviduals are scanned, 69,8 % (44) of the participants are homosexual, 17,5% (11) are bisexual while 12,7 % (8) are transsexual.",
"tr": "Bireylerin cinsel yönelimleri %69,8 (44) eşcinsel, %17,5 (11) biseksüel, cinsiyet kimliği %12,7 (8) transtır."
}
|
{
"en": "As a result of our study, it is determined that transgender are exposed to negative discrimination in health care services more statistically significant than the bisexual and gay individuals (p=0,042) and that transgender individuals receive health care in inappropriate conditions more statistically significant than the bisexual and gay individuals (p=0,037).",
"tr": "Trans bireylerin sağlık kuruluşlarında negatif ayrımcılığa, biseksüel ve eşcinsel bireylere oranla anlamlı olarak fazla uğradığı (p=0,042) ve trans bireylerin eşcinsel ve biseksüel bireylere göre daha fazla uygunsuz koşullarda sağlık hizmeti aldıkları saptandı (p=0,037)."
}
|
{
"en": "Knowledge of the participants about the patients' rights is found statically significantly higher in participants who read the Patient Rights Directives than the participants, who didn't read the Patient Rights Directives (p=0,03).",
"tr": "Hasta Hakları Yönetmeliği'ni okuyanların hasta haklarıyla ilgili bilgi düzeylerinin yüksekliği okumayanlara göre istatistiksel olarak anlamlı bulundu (p=0,03)."
}
|
{
"en": "Discussion and Conclusion: In this study, it was determined that in contrast to the general population, patients who are LGBT individuals are more exposed to rights violation in health care services and transgender individuals receive health care in inappropriate conditions.",
"tr": "Tartışma ve Sonuç: LGBT bireylerin sağlık kuruluşlarında genel populasyonla yapıldığı kabul edilen çalışmalardaki bireylere göre daha fazla hak ihlaline uğradığı, trans bireylerin çoğu zaman uygunsuz koşullarda sağlık hizmeti aldıkları saptandı."
}
|
{
"en": "Key Words: LGBT, transgender, homosexual, patient rights, discrimination",
"tr": "Anahtar Sözcükler: LGBT, trans, eşcinsel, hasta hakları, ayrımcılık"
}
|
{
"en": "Some proteins and enzymes, which have a role in toxicokinetic of arsenic, effect pathogenesis of arsenic exposure- related diseases and cancer.",
"tr": "Arseniğe kronik maruziyet sonucu arseniğin toksikokinetiğinde rol oynayan bazı enzimler ve proteinler, arsenik ilişkili hastalıklar ve kanserin gelişiminde büyük role sahiptir."
}
|
{
"en": "Specially proteins and ezymes which responsible to exretion and acummulation of arsenic, have a big role in chronic effect formation.",
"tr": "Özellikle arseniğin vücutta birikmesini ve atılımını sağlayan proteinler ile enzimler kronik etkilerin ortaya çıkmasında önemli etkendir."
}
|
{
"en": "In this study, firstly, arsenic concentration of urine samples of 100 workers were measured by Graphite Furnace Atomic Absorption Spectroscopy (GFAAS) with Zeeman correction.",
"tr": "Çalışmada öncelikle 100 işçiye ait idrar örneklerinden, Zeeman zemin düzeltme sistemli Grafit Fırınlı Atomik Absorpsiyon Spektroskopi'si (GFAAS) kullanılarak arsenik konsantrasyonları ölçümü gerçekleştirilmiştir."
}
|
{
"en": "In the second part of study, glut1 A2841T single nucleotide polymorphism was investigated by Polymerase Chain Reaction-Restriction Fragment Lenght Polymorphism (PCR-RFLP) method and the effects of these single nucleotide polymorphisms on urine arsenic levels were statistically analysed.",
"tr": "İkinci aşamada ise Glut1 A2841T tek nükleotit polimorfizmi Polimeraz Zincir Reaksiyonu- Restriksiyon Fragment Uzunluk Polimorfizmi (PCR- RFLP) yöntemi ile belirlenerek, elde edilen sonuçlar istatistiksel olarak değerlendirilmiştir."
}
|
{
"en": "As a result of statistical analysis, there was a statistically significant association between glut1 A2841T polymorphism and urine arsenic level. In the second part of study, glut1 A2841T single nucleotide polymorphism was investigated by Polymerase Chain Reaction-Restriction Fragment Lenght Polymorphism (PCR-RFLP) method and the effects of these single nucleotide polymorphisms on urine arsenic levels were statistically analysed.",
"tr": "İstatistiksel analizler sonucu, Gut1 A2841T polimorfizmi ile idrar arsenik düzeyi arasında anlamlı bir ilişki saptanmış olup, Glut1 A2841T normal genotiplerinin (AA) diğer genotiplere göre idrar arsenik düzeyleri daha yüksek bulunmuştur (p<0,05)."
}
|
{
"en": "In conclusion, this study show that Glut1 A2841T single nucleotide polymorphism is associated with urine arsenic levels. As a result of statistical analysis, there was a statistically significant association between glut1 A2841T polymorphism and urine arsenic level.",
"tr": "Sonuç olarak, çalışmamızda Glut1 A2841T tek nükleotit polimorfizminin idrar arsenik düzeyine etki ettiği gösterilmiştir."
}
|
{
"en": "It was detected that the glut1 A2841T wild type genotypes have higher urine arsenic level than other genotypes.",
"tr": "İstatistiksel analizler sonucu, Gut1 A2841T polimorfizmi ile idrar arsenik düzeyi arasında anlamlı bir ilişki saptanmış olup, Glut1 A2841T normal genotiplerinin (AA) diğer genotiplere göre idrar arsenik düzeyleri daha yüksek bulunmuştur (p<0,05)."
}
|
{
"en": "Forgery on documents is one of the most common crimes.",
"tr": "Belgelerde sahtecilik en çok işlenen suç türlerindendir."
}
|
{
"en": "In order to clarify this crime type law system consults with forensic document experts.",
"tr": "Hukuk sistemi bu suç türünün aydınlatılmasında adli belge uzmanlarına danışmaktadır."
}
|
{
"en": "While recognizing the writer of the document a graphological examination in needed but a chemical examination is needed to recognize if suspected writings are written at the same time or at different times.",
"tr": "Belgenin kim tarafından oluşturulduğu grafolojik bir inceleme gerektirirken, belgedeki şüpheli yazıların aynı zamanda mı yoksa farklı zamanlarda mı yazıldığı sorusu ise kimyasal bir inceleme gerektirmektedir."
}
|
{
"en": "In this study new methods have improved which give opportunity to analyse main solvent Fenoxyethanol and main dye violet family used in blue roll pen ink.compasion and usability in daily life studies are carried out with Çevre Analiz Laboratuvarı which is an ISO-IEC-TSE 17025 accredited laboratory.",
"tr": "Bu metotların karşılaştırılması güncel hayattaki kullanılabilirliğinin denetlenmesi ile ilgili çalışmalar ISO-IEC-TSE 17025 akredite bir laboratuvar olan Çevre Analiz Laboratuvarı ile beraber yürütüldü."
}
|
{
"en": "For the analysis of Fenoxyethanole from document a self quantitative method on TD-GC/MS has developed and validated.",
"tr": "Belgeden Fenoksietanolün analizi için TD-GC/MS de yarı nicel metot geliştirilerek valide edildi."
}
|
{
"en": "It is determined that, with this method it is possible to analyse documents from 0 to 24 months and determine ink writing dates.",
"tr": "Bu metot ile 0-24 aya kadar olan belgelerin analizlenebileceği ve mürekkeplerinin yazım zamanlarının belirlenebileceği tespit edildi."
}
|
{
"en": "For the documents which lost their solvents completely and as a result of this long range age determination needed ones are validated with the HPLC analysis of crystal violet, methyl violet, tetramethyl para rosanil and Victoria blue dyes.",
"tr": "Çözücüsü tamamen uçmuş ve böylece uzun erimli yaş tayini gerektiren belgeler için mürekkebin boyar maddesi Kristal Viyole, Metil Viyole, Tetrametil Para Rosanil ve Viktorya Mavisinin HPLC de analizine dayalı metot geliştirilerek valide edildi."
}
|
{
"en": "In this method's archive studies, CV/MV ratio can be used for the comparison of dates of suspicious writings on documents and it seem that this ratio eliminates ink amounts which are individual.",
"tr": "Bu metodla yapılan arşiv çalışmaları CV/MV oranın belgedeki şüpheli yazıların zamanının kıyaslanmasında kullanılabileceğinin yanı sıra kişilere özgü olan kalemin kağıda bıraktığı basıdaki mürekkep miktarını analizde elimine ettiği görülmüştür."
}
|
{
"en": "And in the same archive study it is recognized that error limits of HPLC is incomparable much more higher than LD-TOF-MS for long range age determination but it is recognized that can be useful when used carefully.",
"tr": "Ayni arşiv çalışmaları sonucunda HPLC yönteminin uzun erimli yaş tayininde hata sınırlarının LD-TOF-MS ile kıyaslanamayacak kadar büyük olduğu buna rağmen dikkatli kullanıldığında amaca hizmet edeceği anlaşılmıştır."
}
|
{
"en": "Interpretation of the DNA evidence is the most important part of the analytical process in forensic sciences.",
"tr": "Adli bilimlerde DNA kanıtının yorumlanması, analitik sürecin en önemli kısmıdır."
}
|
{
"en": "Comparison of the evidence and reference profiles requires both experience and caution.",
"tr": "İlgili delilin ve referans materyal karşılaştırılması tecrübe ve dikkat gerektiren bir aşamadır."
}
|
{
"en": "DNA analysts can generally encounter with mixed DNA samples.",
"tr": "Analistler zaman zaman karışık DNA örnekleri ile karşı karşıya gelebilirler."
}
|
{
"en": "Other factors can make DNA analysis more complex.",
"tr": "Karışım örneklerinde bazı faktörler DNA analizini daha da karmaşık hale getirebilir."
}
|
{
"en": "These factors can arrange as; allele masking due to unknown number of contributors, stochastic fluctuations due to presence of samples with low quality or degraded, half quantitative activity of Taq polymerase enzyme on amplification and microvariant formation on primer binding sites.",
"tr": "Bunlar; katılımcı sayısının bilinmemesi sonucunda alel çakışmalarının olması, düşük kalitede veya bozunmuş örneklerde gözlenen stokastik dalgalanmalar, Taq polimeraz enziminin yarı kantitatif aktivitesi ve primer bölgelerinde mikrovaryantların oluşumu olarak sıralanabilir."
}
|
{
"en": "Mixed DNA samples were analyzed with AmpFℓSTR® Identifiler kit (Life Technologies) and analyzed with Genemapper® IDX v.1 software (Life Technologies) on ABI 3130 genetic analyzer (Life Technologies).",
"tr": "Karışım örnekleri valide edilen AmpFℓSTR® Identifiler kiti ile çalışıldı ve veri analizleri Genemapper® IDX v.1 programı kullanılarak yapıldı."
}
|
{
"en": "Also simulated cases from University of Santiago de Compostela Instıtute of Forensic Sciences and pilot inter-laboratory study for mixture interpretation were performed on LRmix ™ module correctly.",
"tr": "Oluşturulan karışım örnekleri, İspanya Santiago de Compostela Üniversitesi Adli Tıp Enstitüsün'den elde edilen anonim karışmış örnek içeren olgu dosyaları ve ENFSİ bünyesindeki karışım örneği içeren pilot çalışma LRmix ™ modülü kullanılarak doğru bir şekilde değerlendirilmiştir."
}
|
{
"en": "Forensic evidence administration which can be said the identification, preservation, transportation, storage, evaluation and management processes or the administration of the institutions which rules these processes; itself has the cornerstone position for democracy, rule of law and protection and set of human rights.",
"tr": "Adli Delilin tespiti, korunması, nakli, muhafazası, değerlendirilmesi ve imhası gibi süreçler veya bu süreçleri yürüten kurumların idaresi olarak söyleyebileceğimiz adli delil yönetimi; başlı başına demokrasi, hukuk devleti ve insan haklarının korunması ve sağlanması açısından köşe taşı bir konuma sahiptir."
}
|
{
"en": "There are problems at the forensic evidence management in Turkey.",
"tr": "Türkiye'de adli delil yönetiminde sorunlar vardır."
}
|
{
"en": "These problems cause to distruptions at the security and justice services which are the duties of State administration.",
"tr": "Bu sorunlar devlet yönetiminin görevlerinden olan güvenlik ve adalet hizmetlerinde aksamalara sebep olmaktadır."
}
|
{
"en": "It is possible to find solutions for these problems at the aplications of developed countries (USA: Texas Department of Public Security, Germany: Bundeskriminalamt-BKA) and global and regional law enforcement agecies (Interpol-Europol).",
"tr": "Bu sorunlara dünyadaki gelişmiş ülkeler (ABD: Texas Kamu Güvenliği Dairesi, Almanya: Bundeskriminalamt-BKA) ve küresel ve bölgesel kolluk organizasyonlarının (İnterpol-Europol) uygulamalarında çözümler bulunması muhtemeldir."
}
|
{
"en": "In this context, domestic and foreign literature, relevant legislation, institutions' official websites, the exchange of information with institutions, the talksheld on the institutions, the data of answers of the given questions on institutions and ultimately dozens of years of observation and experience are used as the source.",
"tr": "Bu bağlamda yerli ve yabancı literatür, ilgili mevzuatlar, kurumların resmi internet siteleri, kurumlarla yapılan bilgi alış-verişi, kurumlara dair yapılan görüşmeler, kurumlara dair soruların verilip cevaplanması tarzındaki veriler ve bazı kurumlara dair yapılan nihayetinde onlarca yıl süren gözlem ve deneyimler kaynak olarak kullanılmıştır."
}
|
{
"en": "Significant problems in Turkey are; confusion of terms and meanings, field-authority-taskcomplexity, uncertainity of judicial police staff, Forensic units are not under the judicial authorities in the context of forensi cevidence management, regulatory problems, lack of coordination mechanism, execution weight in judicial proceedings, stay away from the evidence of the judiciary, accreditation and standardization issues, different working standarts of institutions, implementation of different personel regimes, lack of mediation in disputes, in the absence of any controlor advisory bodies, inability to benefit from the scientific community and the relevant institutions, the minutes of evidence identification is the main method, lack of sufficient regulations concerning data evidence and the basic functions of management is not considered as a whole.",
"tr": "Türkiye'deki belirgin eksiklikler; terim ve anlam karmaşası, saha-yetki-görev karmaşası, adli kolluk personelinin belirsizliği, adli delil yönetimi bağlamındaki adli birimlerin adli makamlara bağlı olmaması, mevzuat sorunu, eşgüdüm mekanizması bulunmayışı, yargı işlemlerindeki yürütme ağırlığı, adli makamların delillerden uzak kalışı, akreditasyon ve standardizasyon sorunları, kurumların farklı imkan ve standartlarda çalışmaları, farklı personel rejimlerinin uygulanması, anlaşmazlıklarda arabuluculuk olmayışı, kontrol veya tavsiye niteliğinde herhangi bir organ bulunmaması, bilimsel çevrelerden ve ilgili kurumlardan yararlanamama, delil tespitinde tutanağın ana usul oluşu, veri deliline dair düzenlemelerin yeterli olmaması ve yönetimin temel işlevlerinin bir bütün olarak değerlendirilmemesi olarak ortaya konmuştur."
}
|
{
"en": "Keywords: Administration, Evidence, Evidence Administration, Forensic Evidence Administration, Comparative Evidence Administration, Interpol, Europol, Germany Bundeskriminalamt-BKA, USA Texas Department of Public Security.",
"tr": "Anahtar Kelimeler: Yönetim, Delil, Delil Yönetimi, Adli Delil Yönetimi, Karşılaştırmalı Delil Yönetimi, İnterpol, Europol, Almanya Bundeskriminalamt-BKA, ABD Texas Kamu Güvenliği Dairesi."
}
|
{
"en": "This topic and a search for new model regarding forensic science's structure are on agenda, not only in Turkey but also worldwide.",
"tr": "Bu konu ve adli bilimlerin yapısı için yeni bir model arayışı sadece Türkiye'de değil aynı zamanda dünya çapında da gündemdedir."
}
|
{
"en": "In addition, terminology confusion of \"forensic medicine\" and \"forensic science\" is an ongoing debate.",
"tr": "Buna ek olarak adli tıp ve adli bilimler terminoloji karmaşası da devam eden bir tartışma konusudur."
}
|
{
"en": "This study is planned to inquire the factors affecting experts' objectivity and their results.",
"tr": "Bu çalışma, bilirkişilerin objektifliğini ve bunların sonuçlarını etkileyen faktörleri araştırma amacı ile yapılmıştır."
}
|
{
"en": "The participants who work in the forensic sciences field were asked to answer a survey of 64 questions.",
"tr": "Bunun için adli bilimler alanında çalışan katılımcılara 64 soruluk bir anket çalışması yöneltilmiştir."
}
|
{
"en": "The identity information of the participants was not gathered.",
"tr": "Katılımcılardan kimlik bilgileri alınmamıştır."
}
|
{
"en": "In the survey, participants' opinions about topics such as ''work load, corporate experience about specializing, the corporate, politic and media effects that they are feeling while performing their jobs, their evaluation of their profession on inter-countries level and non-governmental organizations they're affiliated to and its effect to their jobs'' were questioned.",
"tr": "Ankette iş yükü, mesleki deneyimleri, kurumlarının, medyanın ve siyasetin baskılarını hissetme durumları, diğer ülkelerdeki meslektaşları ile kendilerini kıyaslamaları, bağlı oldukları sivil toplum örgütlerinin meslekleri üzerindeki etkileri ve benzeri konular katılımcılara sorulmuştur."
}
|
{
"en": "Which the most discussed topics related expertise, loads attributable to the official expert bodies in the principles and laws of position were asked to evaluate from the participants.",
"tr": "Katılımcılardan bilirkişilik ile ilgili en çok tartışılan konu olan; resmi bilirkişi kurumlarına atfedilen yükler ve yasa da yer alan esas konumunun değerlendirilmesi istenmiştir."
}
|
{
"en": "2 % is bachelors of laws and 1% has psychology degree.",
"tr": "Hukuk mezunları %2, psikoloji mezunları ise %1'dir."
}
|
{
"en": "65% of those who have completed a master's degree graduated from forensic science field.",
"tr": "Lisansüstü eğitimini tamamlamış olanların %65'i adli tıp dalından mezundur."
}
|
{
"en": "40% of the participants don't have a post-graduate degree.",
"tr": "%40 katılımcının ise hiçbir lisansüstü eğitimi yoktur."
}
|
{
"en": "There is no concern for the future of the profession 31% of respondents.",
"tr": "Katılımcıların %31'inin meslekte gelecek kaygısı yoktur."
}
|
{
"en": "The remaining 69% are a majority though sometimes worries about the future.",
"tr": "Geri kalan %69 çoğunluğun bazen de olsa gelecek kaygısı vardır."
}
|
Subsets and Splits
No community queries yet
The top public SQL queries from the community will appear here once available.